Mutlu sonlar aramadık (ki mutlu aşk yoktur!) sadece aşka incelikle değinen, klişeden uzak, sevgili olmanın ya da olamamanın anlamını sorgulayan, farklı bir film seçkisi ile "Sevgililer Günü"nüzü kutlamak istedik. İşte, "Sevgililer Günü"ne özel, aşıklar, evliler, kalbi kırıklar, hatta sevgilisi olmayanların da çok severek izleyeceği 10 film önerisi...
Phantom Thread (2017)
Sabırlı bir budalalık değil, meşaleli bir delilikti sevmek... Özenle koruyup düzenlediğimiz hayatın aşkla bozulacağını pek bir zarafetle anlatır Phantom Thread. Pek çoğumuzun keşke dediği bir aşktır, hem de en zehirlisinden!
La Novia (2015)
Zamanın ilaç, duvarların kalkan olacağını düşünüyoruz. Doğru değil! Bu filmi açtığınızda bir düğüne katılacaksınız. Bu düğünde; bir gelin iki aşık adam ve sonsuz yas var. Bir şiir seyredeceksiniz...
Her (2013)
Bir Spike Jonze aşk hikayesi... Kendini bir işletim sisteminin güvenli kollarına bırakan, evliliğinde başarısız olmuş, kendine acıyan bir insanı takip ederiz. Çok anlayışlı, sakin ve derin bir filmdir Her.
Take This Waltz (2011)
Hepimiz korkmaktan korkmuyor muyuz? Gerçek bir filmdir Take This Waltz (Bu Dans Senin)! Yönetmen ve oyuncu Sarah Polley, ilişkileri, iletişimi ve aşkı ayrıntılarıyla tasvir eder, yeni olanın eskiyeceğini bir güzel anlatır...
Želary (2003)
Var olmak için hazırlıksız yakalandığımızda daha bir amatörleşiyor tepkilerimiz. Ve telkin geliyor; yargılama, yeniden tanımla! Destansı bir keşif olan Želary, kalbimize saklar şu öğretiyi; boyun eğmek değil, teslim olmak gerek aşka...
Jeux D'enfants (2003)
Aşkın bir savaş olduğunu yakamıza iğneler bu film! Çocukluktan bu yana devam eden oyunlu, illizyonlu ve arzulu bir çifti seyrederiz perdede. Jeux D'enfants (Cesaretin var mı aşka?) büyülü bir yolculuk...
Il Postino (1994)
Aşık olduğumuzda şairlere daha çok ihtiyaç duyarız. Bir postacının kalbi de büyüdüğünde, ünlü şair Pablo Neruda ile karşılaşır. Hayatı hem aşka hem de şiire gömülür... Massiomo Troisi'nin performansı muhteşemdir!
Ada (1988)
Peride Celal'in öyküsünden uyarlanan Ada'da Türkan Şoray ile Rutkay Aziz, evli ama uzun yıllardır ayrı yaşayan bir çifte hayat verir. Kızlarını konuşmak için adada buluşur, geçmişe bakarlar. Sevgi varsa, her şey daha hırpalayan bir hal alır, özlem can yakar...
Splendor in the Grass (1961)
Herhangi bir aşk hikayesi! Tanıdık bir hikayedir; kırılgan bir Kansas kızının kasabanın en güçlü ailesinden yakışıklı bir genç adama olan aşkı, onu kalp kırıklığı ve deliliğe sürükler. Ancak güzeller güzeli Natalie Wood umutsuz bir aşkla başa çıkmanın hassasiyetini çok ihtişamlı yansıtır perdeye.
Brief Encounter (1945)
Brief Encounter (Kısa Karşılaşma) aniden ve nedensiz gelişen imkansız bir aşkın hikayesi... Yönetmen David Lean sinemada gerçek bir iz bıraktı, bu sevgi dolu film de nesiller boyu unutulmayacak.
Phantom Thread (2017)
Sabırlı bir budalalık değil, meşaleli bir delilikti sevmek... Özenle koruyup düzenlediğimiz hayatın aşkla bozulacağını pek bir zarafetle anlatır Phantom Thread. Pek çoğumuzun keşke dediği bir aşktır, hem de en zehirlisinden!
La Novia (2015)
Zamanın ilaç, duvarların kalkan olacağını düşünüyoruz. Doğru değil! Bu filmi açtığınızda bir düğüne katılacaksınız. Bu düğünde; bir gelin iki aşık adam ve sonsuz yas var. Bir şiir seyredeceksiniz...
Her (2013)
Bir Spike Jonze aşk hikayesi... Kendini bir işletim sisteminin güvenli kollarına bırakan, evliliğinde başarısız olmuş, kendine acıyan bir insanı takip ederiz. Çok anlayışlı, sakin ve derin bir filmdir Her.
Take This Waltz (2011)
Hepimiz korkmaktan korkmuyor muyuz? Gerçek bir filmdir Take This Waltz (Bu Dans Senin)! Yönetmen ve oyuncu Sarah Polley, ilişkileri, iletişimi ve aşkı ayrıntılarıyla tasvir eder, yeni olanın eskiyeceğini bir güzel anlatır...
Želary (2003)
Var olmak için hazırlıksız yakalandığımızda daha bir amatörleşiyor tepkilerimiz. Ve telkin geliyor; yargılama, yeniden tanımla! Destansı bir keşif olan Želary, kalbimize saklar şu öğretiyi; boyun eğmek değil, teslim olmak gerek aşka...
Jeux D'enfants (2003)
Aşkın bir savaş olduğunu yakamıza iğneler bu film! Çocukluktan bu yana devam eden oyunlu, illizyonlu ve arzulu bir çifti seyrederiz perdede. Jeux D'enfants (Cesaretin var mı aşka?) büyülü bir yolculuk...
Il Postino (1994)
Aşık olduğumuzda şairlere daha çok ihtiyaç duyarız. Bir postacının kalbi de büyüdüğünde, ünlü şair Pablo Neruda ile karşılaşır. Hayatı hem aşka hem de şiire gömülür... Massiomo Troisi'nin performansı muhteşemdir!
Ada (1988)
Peride Celal'in öyküsünden uyarlanan Ada'da Türkan Şoray ile Rutkay Aziz, evli ama uzun yıllardır ayrı yaşayan bir çifte hayat verir. Kızlarını konuşmak için adada buluşur, geçmişe bakarlar. Sevgi varsa, her şey daha hırpalayan bir hal alır, özlem can yakar...
Splendor in the Grass (1961)
Herhangi bir aşk hikayesi! Tanıdık bir hikayedir; kırılgan bir Kansas kızının kasabanın en güçlü ailesinden yakışıklı bir genç adama olan aşkı, onu kalp kırıklığı ve deliliğe sürükler. Ancak güzeller güzeli Natalie Wood umutsuz bir aşkla başa çıkmanın hassasiyetini çok ihtişamlı yansıtır perdeye.
Brief Encounter (1945)
Brief Encounter (Kısa Karşılaşma) aniden ve nedensiz gelişen imkansız bir aşkın hikayesi... Yönetmen David Lean sinemada gerçek bir iz bıraktı, bu sevgi dolu film de nesiller boyu unutulmayacak.
