Avustralyalı ve Yeni Zelandalılardan oluşan yaklaşık 200 kişilik grup, gece Çanakkale kent merkezinden Gelibolu Yarımadası'na geçti.
Katılımcılar, uyku tulumları ve battaniyeler içinde, tören alanına kurulan dev ekrandan Çanakkale Savaşları'na ilişkin belgesel izleyerek ayinin saatini bekledi.
Yeni Zelanda'dan ailesiyle yaklaşık bir ay önce Türkiye'ye gelen Rueben Kidman, törenlere katıldığı için heyecanlı olduğunu söyledi.
Kidman, burada atalarını anmaya geldikleri için kendisini şanslı hissettiğini belirterek, "Burada olmaktan ve çocuklarımı getirmekten şeref duyuyorum. Bu bizim için çok özel bir etkinlik. Bu ailem için Türkiye'yi tanımak açısından bir şans. Bu yüzden bir aydır Türkiye genelinde seyahat ediyoruz. 4-5 farklı yer gördük. İstanbul'dan başladık. Kapadokya, İzmir, Antalya'yı gördük." ifadelerini kullandı.
Türkiye ve Türk milleti hakkında düşüncelerini paylaşan Kidman, "Türk halkı bizi çok hoş karşıladı. Türkçe bilmememize rağmen Türk halkını bize karşı sadece cömertliğiyle değil, sıcak kalpli olmasıyla da hatırlayacağız." dedi.
Kidman'ın kızı 8 yaşındaki İsabelle de Türkiye'ye ilk kez geldiğini ifade ederek, "Çok heyecanlı hissediyorum. Ayin için bekliyorum ve farklı ülkeleri keşfediyorum." diye konuştu.
"Burada olmaktan çok memnunum"
Yeni Zelandalı Cohen Stephen, Wellington şehrinden geldiğini ve 2 aydır Türkiye'de olduğunu söyledi.
Türkiye'ye ilk kez geldiğini anlatan Stephan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada olmak bir şeref ve ayrıcalık, çok farklı hissettiriyor.
Özellikle Türkiye perspektifinden tarihi hatıraları öğreniyorum. Buraya gelmeden önce ne olduğunu biliyordum ancak bu hatıraların ne kadar büyük olduğundan emin değildim. Büyük bir minnettarlıkla buradan ayrılacağım. Mükemmel 2 ay geçirdim. Herkes çok dost canlısı, çok nazik ve yardımcıydı. Benim için Türkiye'de olmak böylesine bir ayrıcalıktı. Gelibolu'ya geleceğimi biliyordum.
Burada olmak istemiştim. Burada olmaktan çok memnunum. Türkiye’den birkaç gün içinde ayrılacağım. Burada olmanın yapılacak son büyük şeylerden birisi olduğunu düşünüyorum."
Avustralyalı 69 yaşındaki Ricco Shea ise Türkiye'ye ilk defa geldiğini belirterek, "Yıllar önce Türk, Avustralya ve Yeni Zelandalı askerlerin büyük güçler tarafından çatışmaya gönderildiğini öğrenmiştim.
Bu yüzden burasının Türk milleti ile Avustralya ve Yeni Zelanda halkları arasındaki bir ortak nokta olduğunu düşünüyorum." ifadesini kullandı
Katılımcılar, uyku tulumları ve battaniyeler içinde, tören alanına kurulan dev ekrandan Çanakkale Savaşları'na ilişkin belgesel izleyerek ayinin saatini bekledi.
Yeni Zelanda'dan ailesiyle yaklaşık bir ay önce Türkiye'ye gelen Rueben Kidman, törenlere katıldığı için heyecanlı olduğunu söyledi.
Kidman, burada atalarını anmaya geldikleri için kendisini şanslı hissettiğini belirterek, "Burada olmaktan ve çocuklarımı getirmekten şeref duyuyorum. Bu bizim için çok özel bir etkinlik. Bu ailem için Türkiye'yi tanımak açısından bir şans. Bu yüzden bir aydır Türkiye genelinde seyahat ediyoruz. 4-5 farklı yer gördük. İstanbul'dan başladık. Kapadokya, İzmir, Antalya'yı gördük." ifadelerini kullandı.
Türkiye ve Türk milleti hakkında düşüncelerini paylaşan Kidman, "Türk halkı bizi çok hoş karşıladı. Türkçe bilmememize rağmen Türk halkını bize karşı sadece cömertliğiyle değil, sıcak kalpli olmasıyla da hatırlayacağız." dedi.
Kidman'ın kızı 8 yaşındaki İsabelle de Türkiye'ye ilk kez geldiğini ifade ederek, "Çok heyecanlı hissediyorum. Ayin için bekliyorum ve farklı ülkeleri keşfediyorum." diye konuştu.
"Burada olmaktan çok memnunum"
Yeni Zelandalı Cohen Stephen, Wellington şehrinden geldiğini ve 2 aydır Türkiye'de olduğunu söyledi.
Türkiye'ye ilk kez geldiğini anlatan Stephan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada olmak bir şeref ve ayrıcalık, çok farklı hissettiriyor.
Özellikle Türkiye perspektifinden tarihi hatıraları öğreniyorum. Buraya gelmeden önce ne olduğunu biliyordum ancak bu hatıraların ne kadar büyük olduğundan emin değildim. Büyük bir minnettarlıkla buradan ayrılacağım. Mükemmel 2 ay geçirdim. Herkes çok dost canlısı, çok nazik ve yardımcıydı. Benim için Türkiye'de olmak böylesine bir ayrıcalıktı. Gelibolu'ya geleceğimi biliyordum.
Burada olmak istemiştim. Burada olmaktan çok memnunum. Türkiye’den birkaç gün içinde ayrılacağım. Burada olmanın yapılacak son büyük şeylerden birisi olduğunu düşünüyorum."
Avustralyalı 69 yaşındaki Ricco Shea ise Türkiye'ye ilk defa geldiğini belirterek, "Yıllar önce Türk, Avustralya ve Yeni Zelandalı askerlerin büyük güçler tarafından çatışmaya gönderildiğini öğrenmiştim.
Bu yüzden burasının Türk milleti ile Avustralya ve Yeni Zelanda halkları arasındaki bir ortak nokta olduğunu düşünüyorum." ifadesini kullandı