Eski Sevgiliye Takıntılı Mesajlar Yazmanızın Sebebi
Kendinize ya da sizi hala dinlemeye tahammül eden insanlara eski sevgilinizi bir daha asla aramayacağınız ya da mesaj atmayacağınız üzerine yeminler edip durursunuz. Çalıştığı ya da yaşadığı yere gitmeniz zaten söz konusu bile değildir.
O ise ayrılık sonrası davranışlarınızı hali hazırda sorguluyordur. Bir de yazıp yazıp, son anda göndermekten vazgeçtiğiniz e-mailleri bilse ya da telefon ekranınızda numarası, aramamak için direnerek geçirdiğiniz zamanların yoğunluğunu…
Arkadaşlarınız eski sevgilinizle tekrar temasa geçmemeniz için ellerinden geleni yapar. Alkol aldığınızda ya da gözlerinizdeki o acıklı ifadeyi her gördüklerinde telefonunuza el koymak gibi…
Ama yine de, bir şekilde, verdiğiniz kararlara rağmen ona mesaj atarsınız. Üstelik sadece bir ya da iki kez değil, defalarca. Bunun utanç verici olduğunu bildiğiniz halde, kendinizi durduramazsınız. Kontrolden çıkmış ve hatta delirmiş hissedebilirsiniz.
Tüm bu tutumunuzun psikolojik bir sebebi olduğunu bilmek belki sizi biraz rahatlatır. Bu, ‘sönümleme patlaması’ olarak bilinen davranışsal bir süreçtir. Bir sönümleme patlaması, hedefin verdiği yanıt sıklığı, süresi veya büyüklüğüne göre geçici bir artış olarak tanımlanabilir.
Örnek vermek gerekirse:
Her gün iş yerinde asansöre biniyor ve ofis katınıza çıkmak için 12 numaralı düğmeye basıyorsunuz. Karşılığında istediğiniz yere ulaşıyor ve işbaşı yapıyorsunuz.
Ama bir gün yine asansöre binip, aynı düğmeye bastığınızda, hiçbir şey olmuyor. Sadece “Ah, bu asansör artık çalışmıyor olmalı. O zaman merdivenlerden çıkayım. Önemli değil” mi dersiniz? Yoksa düğmeye tekrar tekrar ve bazen daha sert şekilde basar ve her seferinde hareket edebileceğini mi düşünürsünüz
Eski sevgilinizi aramaya ya da mesaj atmaya devam ettiğinizde, yapmamanız gerektiğini bildiğiniz halde, aslında bir davranışı söndürmek ya da durdurmak için doğru ilk adımı atıyorsunuz demektir. Eğer hiç cevap vermezse (ya da hiç olumlu cevap vermezse), eninde sonunda onunla bağlantı kurmayı denemekten vazgeçersiniz.
Sadece karşı tarafın hiçbir şey hissetmediğini ya da önemsemediğini anlamak için bir patlama yaşamanız gerekmektedir. Bu süreçte kendisinin bütün iletişim bilgilerini silmeyi ve Facebook’tan engellemeyi deneyin. Bu önlemler süreci daha az hasar ve utançla geçirmenize faydalı olabilir.
Kendinize ya da sizi hala dinlemeye tahammül eden insanlara eski sevgilinizi bir daha asla aramayacağınız ya da mesaj atmayacağınız üzerine yeminler edip durursunuz. Çalıştığı ya da yaşadığı yere gitmeniz zaten söz konusu bile değildir.
O ise ayrılık sonrası davranışlarınızı hali hazırda sorguluyordur. Bir de yazıp yazıp, son anda göndermekten vazgeçtiğiniz e-mailleri bilse ya da telefon ekranınızda numarası, aramamak için direnerek geçirdiğiniz zamanların yoğunluğunu…
Arkadaşlarınız eski sevgilinizle tekrar temasa geçmemeniz için ellerinden geleni yapar. Alkol aldığınızda ya da gözlerinizdeki o acıklı ifadeyi her gördüklerinde telefonunuza el koymak gibi…
Ama yine de, bir şekilde, verdiğiniz kararlara rağmen ona mesaj atarsınız. Üstelik sadece bir ya da iki kez değil, defalarca. Bunun utanç verici olduğunu bildiğiniz halde, kendinizi durduramazsınız. Kontrolden çıkmış ve hatta delirmiş hissedebilirsiniz.
Tüm bu tutumunuzun psikolojik bir sebebi olduğunu bilmek belki sizi biraz rahatlatır. Bu, ‘sönümleme patlaması’ olarak bilinen davranışsal bir süreçtir. Bir sönümleme patlaması, hedefin verdiği yanıt sıklığı, süresi veya büyüklüğüne göre geçici bir artış olarak tanımlanabilir.
Örnek vermek gerekirse:
Her gün iş yerinde asansöre biniyor ve ofis katınıza çıkmak için 12 numaralı düğmeye basıyorsunuz. Karşılığında istediğiniz yere ulaşıyor ve işbaşı yapıyorsunuz.
Ama bir gün yine asansöre binip, aynı düğmeye bastığınızda, hiçbir şey olmuyor. Sadece “Ah, bu asansör artık çalışmıyor olmalı. O zaman merdivenlerden çıkayım. Önemli değil” mi dersiniz? Yoksa düğmeye tekrar tekrar ve bazen daha sert şekilde basar ve her seferinde hareket edebileceğini mi düşünürsünüz
Eski sevgilinizi aramaya ya da mesaj atmaya devam ettiğinizde, yapmamanız gerektiğini bildiğiniz halde, aslında bir davranışı söndürmek ya da durdurmak için doğru ilk adımı atıyorsunuz demektir. Eğer hiç cevap vermezse (ya da hiç olumlu cevap vermezse), eninde sonunda onunla bağlantı kurmayı denemekten vazgeçersiniz.
Sadece karşı tarafın hiçbir şey hissetmediğini ya da önemsemediğini anlamak için bir patlama yaşamanız gerekmektedir. Bu süreçte kendisinin bütün iletişim bilgilerini silmeyi ve Facebook’tan engellemeyi deneyin. Bu önlemler süreci daha az hasar ve utançla geçirmenize faydalı olabilir.
