Chen

🇵🇸
Forum Sorumlusu
Katılım
9 Ocak 2020
Mesajlar
44,513
Çözümler
4
Tepki puanı
13,009
Puanları
113
Konum
.
Cinsiyet
Kadın
İşletmelerde bir hesap dönemi içinde meydana gelen mali nitelikteki işlemlerin belgelere dayanılarak ilgili hesaplara kaydedilmesinden sonra çıkarılan genel geçici mizan, dönemsonu (envanter) bilgileri olmaksızın bilançonun ve gelir tablosunun düzenlenmesine olanak vermez.
Genel geçici mizandan yararlanmak suretiyle dönemsonu bilançosunun ve dönemin gelir tablosunun hazırlanamama nedenlerinin başlıcalan şunlardır:


1- Mal hareketleri, aralıklı envanter bilgilerine göre muhasebeleştirildiğinde eldeki malların değerini ilgili hesap kalanından saptama olanağı yoktur


2- Mal hareketleri, devamlı envanter yöntemine göre kayda alınmış olsa bile hesap dönemi içinde fire, çalınma, kaybolma gibi miktar azalışlarına, neden olan olaylar ile modası geçme, fiyat düşmesi vb. nedenlerle meydana gelen değer azalışları sonucu Ticari Mallar Hesabı mevcut malların değerini göstermeyebilir.


3- Mal dışında kalan diğer varlıklarda çeşitli nedenlerle gerçek durum ile hesaplarda görünenler arasında farklar olabilir. Örneğin, Kasa Hesabında görülen para ile sayım sonucu bulunan tutar arasında çalınma, fazla veya eksik ödeme ve tahsilat gibi nedenlerle denklik bulunmayabilir.


4- Bazı alacakların tahsili şüpheli duruma düşmüş, bazı alacakların tahsil olanağı tamamen ortadan kalkmış yani değersiz duruma düşmüş olabilir.



5- Dönemsonunda portföyde bulunan alacak senetlerinin nominal değerleri ile tasarruf değerleri(bilanço günündeki peşin değeri) aynı değildir.


6- Portföydeki hisse senetlerinde alış bedellerine göre değer düşmeleri meydana gelmiş olabilir.


7- Amortismana tabi duran varlıklarda değer kayıpları (aşınma, yıpranma, teknolojik yeniliğini kaybetme gibi nedenlerle olmuştur. Enflasyona bağlı olarak bu duran varlıkların hesaplardaki değerleri, cari (piyasa) değerlerini göstermekten uzaklaşmış olabilir.


8- Tahakkuk etmiş (doğmuş) fakat henüz tahsil edilmemiş gelirler ile ödenmemiş giderlerin kayıtlan unutulmuş olabilir.


9- Gelir ve gider hesaplarında gelecek yıllarda gelir ve gider olarak gerçekleşecek tutarlar olabilir. Bu nedenle dönem ayarlamalarının yapılması gerekebilir.


10- Bazı mali nitelikteki işlemlerin kayıtlan unutulmuş olabilir.


11- Dönem içinde yanlış hesaplara kayıtlar yapılmış olabilir. Yapılan kayıtlarda tutar hataları bulunabilir.
Hesap dönemi başında işletmenin varlık ve borçlan ile hesaplarda görülen değerler aynı olduğu halde hesap dönemi sonunda çıkarılan genel geçici mizanda yukarda belirtilen nedenler sonucu sözkonusu değerlerde farklılıklar meydana gelebileceğinden dönemsonu işlemlerine diğer bir değişle envanter işlemlerine gerek vardır.


Ancak bu şekilde, işletmenin mali durumu ve faaliyet sonuçlan hakkında doğru bilgiler veren bilanço ve gelir tablosu hazırlanabilir.


ENVANTER-DÖNEMSONU İŞLEMLERİ


İş hayatında envanter sözcüğü, bazen işletmenin mevcut, alacak ve borçlannın dökümünü gösteren listeler için kullanıldığı gibi; bazen de stoklann miktar ve değerlerini ifade etmek için kullanılmaktadır.
Ticaret Kanunu ve Vergi Usul Kanununda envanter sözcüğü yerine Envanter Çıkarma işleminin tanımlandığını görmekteyiz.
Envanter Çıkarmak ; saymak, ölçmek, tartmak ve değerlendirmek suretiyle bilanço günündeki mevcutları, alacaklan ve borçlan kesin bir şekilde ve dokumlu olarak tespit etmektir. Envanter çıkarma işlemi sayım ve değerleme olmak üzere iki aşamalı yapılmaktadır.
Envanter- dönemsonu işlemleri; sayım, değerleme ve dönemsonu kayıtlannın yapılmasını kapsayan bir süreçtir.


Envanter İşlemleri

1. Muhasebe içi envanter
2. Muhasebe dışı envanter olmak üzere iki aşamadan oluşur.


MUHASEBE DIŞI ENVANTER


İktisadi varlıkların büyük defter hesaplarında yer alan değeri dikkate alınmaksızın bu varlık ve borçların tek tek sayılması, kontrol edilmesi ve değerlenmesiyle yapılır. Bilançonun hazırlanması muhasebe dışı envantere dayanır.
İşletmenin yapısına en uygun bir biçimde ve dokumlu olarak çıkarılan envanter, bilançonun doğru ve güvenilir olmasını sağlayacaktır. Ticaret kanunu ve vergi usul kanununda tanımı yapılan ve yılda en az bir kez yapılması zorunlu olan envanter muhasebe dışı envanterdir.


Envanter Çıkarma Zamanı ve Hesap Dönemi

İşletmelerin kuruluş tarihlerinde ve sonra da her hesap dönemi sonunda envanter çıkarmaları gerekmektedir. Genel olarak hesap dönemi 12 aylık normal takvim yılıdır. Hesap dönemi sonunda çıkarılan envanter, izleyen hesap döneminin dönembaşı envanterini oluşturur.


Bazı durumlarda faaliyet süresi bir takvim yılından daha kısa olduğu halde bu süreler, bir hesap dönemi sayılır; envanter çıkarılır, ona bağlı olarak da bilanço düzenlenir. Elde edilen kazançlar bir yılın kazancıymış gibi vergilendirilir. Takvim yılı içinde işe başlayan ve işi bırakan mükellefler, işe başlama ve işi bırakma tarihlerinde envanter çıkarır ve bilanço düzenlerler.
Bir önceki takvim yılı içinde faaliyette olup da takvim yılı içinde işi bırakanlar, işi bırakma tarihinde envanter çıkarır ve bilanço düzenlerler. Takvim yılı içinde işe başlayıp devam edenler, işe başlama tarihinde ve takvim yılı sonunda envanter çıkarır ve bilanço düzenlerler.


Sayım İşlemleri


Envanter çıkarma işlemi iki aşamadan oluşur. Bunlardan birincisi, envantere hazırlık aşaması; ikincisi sayım işlemidir. Envanter hazırlıkları, işletmede bulunan varlıkların türler itibariyle sınıflandırılmasıyla başlar. İşletmelerde tüm varlıkların özellikli malların sınıflandırma işlemi esasen önceden yapılmış olması ve bunun işletmenin faaliyet süresince devam ettirilmiş olması gerekir. Her büyüklükteki işletmede, özellikle endüstri işletmelerinde, bu düzenin önemi büyüktür.


Envanter çıkarılırken en önemli noktalardan biri mevcut malların doğru sayımıdır. Mallar, işletmenin faaliyet sonuçlarım etkileyen önemli varlık kalemi olduğundan bunların doğru sayılmaması, mali durumun ve faaliyet sonucunun yanlış belirlenmesine neden olacaktır. Bu bakımdan doğru sonuçlara ulaşabilmek için malların tipleri, modelleri, kaliteleri vb. özellikleri dikkatten uzak tutulmamalıdır.
Envanter Defteri ve Listeleri
İşletmelerin bilanço günü itibariyle yaptıkları muhasebe dışı envanterde saptanan tüm varlık ve borçlan dokumlu olarak envanter defterine kaydolunur. Ayrıca, düzenlenen dönemsonu bilançosu da bu deftere geçirilir. Defter az yapraklı bir ticari defter olabileceği gibi ihtiyaç duyulan bilgilerin yazılmasına olanak sağlayan sütunları içerecek şekilde özel olarak da bastırılabilir.


Envanterde Değerleme:


Değerleme işlemi, muhasebe dışı envanterin sayımdan sonraki aşamasıdır. Bir işletmenin varlık ve borçlarının bilanço günündeki değerlerinin tespit ve takdiridir şeklinde tanımlanabilir.


Değerlemenin amacı


İşletmenin belirli bir andaki iktisadi ve mali yönden gerçeğe en yakın durumunu ve hesap dönemi sonucunu (kar veya zararını) tespit etmektir. Bu amaçla işletmeye ait tüm varlıklar sayılıp miktarları tespit edildikten sonra tek para birimiyle (TL) çarpılarak değerleri hesaplanır.
Değerleme olayı, kullanılan değerleme ölçülerine göre işletmenin iktisadi ve mali durumunun bilançodaki görünümünü ve faaliyet sonucunu (kar veya zaran) etkileyecektir. Değerlemede kullanılacak ölçü ve yöntemler çeşitlidir. Bu ölçü ve yöntemlerin, Ticaret Kanununda, Vergi Usul Kanununda belirlenmiştir.


Türk Ticaret Kanununda Değerleme:


Türk Ticaret Kanununda şahıs işletmeleri ve şahıs şirketleri, ticari bilançolarını düzenlerken değerleme ölçülerinin seçiminde genel olarak serbest bırakılmışlardır. İşletme sahibi yada ortaklar tüm mal varlıklarıyla üçüncü kişilere karşı sorumlu olduklarından bir varlığı değerlemede maliyet değeri ile piyasa değerinden birini seçebilir.
Sermaye şirketlerinin üçüncü kişilere karşı sorumlulukları nominal (esas) sermayeleri ile sınırlı olduğundan bu kişilerin şirketten alacaklarını güvence altına almak amacıyla yüksek değerle değerlemeyle ticari kan yüksek göstererek, sermayenin kar payı olarak dağıtılmasına engel olunmak istenmiştir.


Bu nedenle Ticaret kanunu, sermaye şirketlerinde değerleme için bir tavan, yani üst sınır koymuştur. Başka bir anlatımla Ticaret kanununda sermaye şirketleri için düşük değerle değerleme esastır.


Muhasebe İlkelerine Göre Değerleme


İşletmeyle ilgili kişi ve kuruluşların bilgi ihtiyaçlarını tatmin edecek nitelikte mali tabloların hazırlanmasına olanak sağlamak üzere muhasebede çok sayıda ilkeler uygulanır. Yaygın olarak benimsenmeleriyle "genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri" adım alan bu ilkelerde.
Maliyet fiyatıyla değerleme Maliyet fiyatı ile piyasa fiyatından düşük olan ile değerleme şeklinde değerleme ölçülerini görmekteyiz. Bu ölçüler çeşitli bilanço kalemlerinin değerlemesinde esas alınmaktadır.


Muhasebe ilkeleri genellikle ticaret kanununun bu konudaki hükümlerine ters düşmez; çoğu noktalarda açıklık getirerek muhasebe uygulamasının gelişmesine yardımcı olur.
Vergi Usul Kanununda Değerleme ve Değerleme Ölçüleri
VUK'nun 258. Maddesi değerlemeyi "vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tesbitidir" şeklinde tanımlamaktadır. Dönemsonu bilançosu, dolayısıyla o dönemin kar veya zaran değerleme sonucu ortaya çıkacaktır.
Çünkü, Gelir Vergisi Kanununun 38. Maddesi ticari kazancı (vergi matrahını) teşebbüsün dönemsonu ve dönembaşı özsermayelerinin karşılaştınlması sonucu ortaya çıkan olumlu fark olarak tanımlar.
Özsermaye de varlıklann ve borçların değerlemesiyle belirlenecektir. Değerlemede varlık ve kaynak kalemlerinin herbiri tek tek ele alınır ve değerlenir. Değerlemede kullanılacak değerleme ölçüleri; maliyet bedeli, borsa rayici, tasarruf değeri, mukayyet değer, itibari değer, vergi değeri, rayiç bedel, emsal bedeli ve emsal ücretidir.

MUHASEBE İÇİ ENVANTER


Muhasebede dönemsonu işlemlerinin tamamlanabilmesi için muhasebe dışı envanterde sayım ve değerleme işlemlerinden elde edilen veri ve bilgilerin muhasebe içi envanter işlemleriyle bütünlüğe kavuşturulması gerekir.
Muhasebe dışı envanter yapıldıktan; yani işletmeye ait tüm mevcut alacak ve borçlar sayılıp, ölçülüp, TL cinsinden değerleri genel geçici mizandaki rakamlarla karşılaştın!
Eğer bu değer rakamları arasında bir denklik varsa yapılacak bir işlem yoktur.Hesaplarda görülen değerler ile muhasebe dışı envanter sonucu bulunan değer arasında fark çıkarsa, gerçek değerler envanter defterine kaydedilenler olduğundan hesaplarda bu değerleri verecek şekilde envanter (dönemsonu) kayıtlan ile hazırlanır ve düzeltilir.
Bu aşamada muhasebe defter ve belgelerinde şu işlemler yapılır:
l - Genel geçici mizan hazırlanır.


Büyük defterdeki ana hesaplann mizanı


Yardımcı defterdeki yardımcı hesaplann mizanı
2- Muhasebe dışı envanterden edinilen bilgilere göre dönemsonu kayıtlan yapılır.
Varlık ve borçlann sayım kontrol ve değerlemesiyle ilgili kayıtlar; gerçekleşen kar veya zararlann kaydı


Dönem içinde yapılmış hatalı kayıtlann düzeltilmesi
Unutulan işlemlerin kaydedilmesi
Gelir ve giderde dönem ayarlaması
Gelir ve gider hesaplannın "690 Dönem Kan ve Zaran Hesabı"na devredilerek kapatılması.
3- Kesin mizan hazırlanır.
Büyük defterdeki ana hesaplann mizanı
Yardımcı defterdeki yardımcı hesaplann mizanı
4- Mali tablolar düzenlenir
Bilançonun düzenlenmesi
Gelir tablosunun düzenlenmesi
5- Kapanış kayıtlan yapılır
Yevmiye defterinde
Yardımcı defterlerde


TİCARİ KAR VE MALİ KAR KAVRAMLARI


Ticaret kanunu ile aynı paralelde olan muhasebe ilkelerine göre saptanan kara ticari kar, vergi kanunlanna uyularak saptanan kara da mali kar (vergi kan) denir.
Ticari kar ile mali kann birbirinden farklı oluşu; ticaret kanunu (ve muhasebe ilkeleri) ile vergi kanunlannda işletme kânmn farklı açılardan ele alınmış olmasından ileri gelmektedir.
Kâr, vergi kanunlannda vergilendirme yönünden; ticaret kanununda (ve muhasebe ilkelerinde) ise, üçüncü kişilerin haklannı koruma açısından ele alınmıştır. İşletmeler ticaret kanununda belirtilen üst sının aşmamak koşuluyla varlıklannı diledikleri değerleme ölçüleriyle değerlemekte serbesttirler.
Ticari kân saptamak için işletme faaliyetleri sonucunda oluşan giderlerin tümü, hiçbir koşula bağlı olmaksızın dönemin gelirlerinden indirilebilir. İşletme, muhasebe ilkeleri ışığında gerekli amortisman ve şüpheli alacak karşılığı ayırarak dönemin kanndan düşebilir.
Ticaret kanununda ve muhasebe ilkelerinde ihtiyatlılık kavramı gereği düşük değerle değerleme yaklaşımına karşılık, Vergi Usul Kanunu kural olarak taban sının belirlemiş olup, bu ölçülerin altına inilemez. Çünkü vergi yasalannın bir amacıda vergi adaletini sağlamaktır.
Aynca vergi kanunlanmızda bazı giderlerin kardan (ticari kazançtan) düşürülmesini önleyen hükümler bulunmaktadır. Bu arada bazı gelirler de vergiden istisna tutulmuştur. Bu nedenlerle ticari kâr ve mali kâr tutarlan genellikle birbirinden farklı olmaktadır.




1- Aşağıdaki işlemlerden hangisi muhasebe içi envanter kapsamına girmez?


Gelirlerde dönem ayarlama kayıtları

Duran varlıkların sayımı

Mal satış karının kaydı

Hatalı kayıtların düzeltilmesi

Unutulan işlemlerin kaydı
çözüme bak - Hata bildir

2- Aşağıdaki değerleme ölçülerinden hangisi Vergi Usul Kanununda yer almaz?


Maliyet fiyatı ile piyasa fiyatından düşük olan değer

Mukayyet (kayıtlı) değer

Tasarrut değeri

Borsa rayici

İtibari değer
Hata bildir

3- Aşağıdakilerden hangisi dönem sonunda envanter çıkarılmasını gerektiren nedenlerden biri değildir?


Bankalar yardımcı hesapları ile bankalardan gelen hesap özetleri birbirini tutmayabilir.

Bazı alacaklar şüpheli duruma düşmüş olabilir.

Genel geçici mizan çıkarılmamış olabilir.

Alacak senetlerinin nominal değeri ile tasarruf değeri (peşin değeri) aynı olmayabilir.

Gelir ve giderlerde gelecek yıllara ait tutarlar olabilir.
Hata bildir

4- Dönemsonu işlemlerinin en ayrıntılı şekilde yapıldığı bilanço kalemi hangisidir?


Borç senetleri
Bankalar

Ticari mallar
Sermaye

Hisse senetleri
Hata bildir

5- İşletmelerin her muhasebe döneminde çıkarmak zorunda olduğu envantere ne ad verilir?


Aralıklı envanter

Devir envanteri

Tasfiye envanteri

Dönemsonu envanteri

Kuruluş envanteri
Hata bildir

6- Aşağıdaki değerleme yöntemlerinden hangisi Vergi Usul Kanununda yer almaz?


Maliyet bedeli

Satış bedeli

Borsa rayici

Emsal bedeli ve ücreti

Mukayyet değer
Hata bildir

7- Aşağıdakilerden hangisi muhasebe dışı envanter kapsamında değildir?


Demirbaşların sayılması

Bulunan stok sonuçlarına göre ilgili hesaplara kayıt yapılması

Stoktaki malların sayılması ve TL cinsinden bulunması

Kasadaki paranın sayılması

Kasadaki yabancı paranın sayılması ve değerlemesi
Hata bildir

8- Dönem sonunda yapılan değerleme aşağıdakilerden hangisinin kapsamında yer alır?


Kesin mizan

Genel geçici mizan

Muhasebe dışı envanter

Muhasebe içi envanter

Dönembaşı envanter
 
Üst Alt