Chen

🇵🇸
Forum Sorumlusu
Katılım
9 Ocak 2020
Mesajlar
46,757
Çözümler
4
Tepki puanı
13,748
Puanları
113
Konum
.
Cinsiyet
Kadın
Paris Barış Konferansı amacı itibariyle 1. Dünya Savaşı’ndan galip devletlerin, mağlup ettikleri devletler üzerindeki toprak paylaşımlarını yaptıkları 18 Ocak 1919 tarihinde yaptıkları konferanstır

32 ülkeden çeşitli diplomatlar özellikle Osmanlı ve Alman topraklarının paylaşımı noktasında kararlar almışlardır. Her ne kadar burada alınan kararlar sonrasında çeşitli antlaşmalar imzalansada resmi olarak barış, Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Antlaşması’yla beraber olmuştur.

Konferans 18 Ocak 1919’da başladı. Fransa, İngiltere, İtalya, ABD ve Japonya konferansı kontrol ederken, Japonya bu toplantılarda küçük rol oynamıştır.

Konferans 18 Ocak 1919’da başladı. Fransa, İngiltere, İtalya, ABD ve Japonya konferansı kontrol ederken, Japonya bu toplantılarda küçük rol oynamıştır.

Paris Barış Konferansı sonrasında 5 büyük barış antlaşması imzalandı
;

Versay Antlaşması (Almanya),

Saint-Germain Antlaşması (Avusturya),

Nöyyi Antlaşması (Bulgaristan),

Trianon (Macaristan),

Sevr (Osmanlı).

Antlaşmada yer alan 231. bölüm Almanya’nın çok utanç verici savaş suçları işlediğini ve bu yüzden çok yüksek miktarlarda savaş tazminatı ödemesini öngörüyordu.

Almanya’nın deniz aşırı toprakları bulunuyordu. İngiltere ve Fransa bu topraklara gözünü dikmişti. İngiltere; Yeni Gine, Samoa ve Namibiya bölgelerini istedi. Japonya, Marshall Adaları ve Miktonezya’yı istedi. ABD ve Kanada ise bu konferansta hiçbir şekilde toprak talebinde bulunmadı.Bunun nedeni ise savaş sırasında Monroe Doktrini olduğu belirtilmektedir.

Fransa, Almanya’yı askeri ve ekonomik olarak zayıflatmak istiyordu. İtalya, Dalmaçya kıyılarında özellikle limanlarda tam kontrolü elinde bulundurmayı amaçlıyordu. Hatta bu konuda Yugoslovya ile ciddi tartışmalar yaşanmıştır. Yunanistan’ın Trakya ve Küçük Asya’da toprak istekleri hoş karşılanmıştır.

İtalya’dan İzmir ve çevresinin alınıp Yunanistan’a verilmesi İtilaf Devletleri ile İtalya’nın arasını açmış ve konferansı terk etmiştir. Ayrıca çok ilginç olarak kadın hakları da konferansta gündeme gelmiştir. Osmanlı heyeti ise konferansa 22 Nisan 1920 tarihinde katılabilmiştir



Paris Barış Konferansı Amacı


Orta Avrupa barışını sağlamak,
Manda sorunun çözümlemek,
Türkiye barışını yapmak.

Öncelik Alman sorununu çözmeye odaklanılmıştır. Pontuslular bile bu konferansta kendilerine ait Karadeniz’de Rum devleti kurma baskısında bulunmuşlardır.



Paris Barış Konferansı Maddeleri ve Önemi

Ermenistan Devleti kurulma fikri ilk kez uluslararası bir konferansta dile getirilmiştir. Hatta Ermenistan’ın Karadeniz’e kadar toprak sahibi olması gerektiği belirtildi. ABD, bu konuda Ermeni tezini destekliyordu.

Milletler Cemiyeti kuruldu,

Wilson İlkeleri’ne İttifak güçleri uymadı bu yüzden ABD ile Avrupa’lı devletlerin diplomatik açıdan ilişkileri bozuldu.

Belarus Demokratik Cumhuriyeti uluslararası kamuoyu tarafından tanındı.

Manda ve Himaye sistemi getirildi.
İngiltere, kendisine bağlı bir Kürt devleti kurulmasını istedi.

Gizli antlaşmalara bağlı kalındı, bu şekliyle Sykes Picot antlaşmasına bağlı olarak İngiltere ve Fransa,
Suriye ve Irak çevresinde toprak sahibi oldu.

Rus Çarlığı, rejimi yıkıldığından Rus temsilciler ile antlaşma maddeleri en son olarak görüşülmüştür.

Filistin’de siyonist bir yönetimin olmasını ve İngiliz kontrolünde bu bölgede Yahudilerin din ve ırk haklarının korunması kararı verildi.

Azerbaycan ve Gürcistan resmi olarak tanındı, sadece Batum’da kalan İngiliz birliği 12 Ocak 1920’de çekildikten sonra Gürcüler fiili olarak tanınmış oldu.

Bu konferansta alınan kararlar sonuçları itibariyle 2. Dünya Savaşı’na zemin hazırlamıştır. LLoyd George ise konferansta oldukça etkin olmuş İngiliz basını tarafından oldukça başarılı bir diplomat profili çizmiştir.

Tüm bu yukarıda alınan kararlar aslında Sevr Antlaşması’nın ön habercisiydi ve öylede oldu. Alınan tüm kararlar Osmanlı’ya imzalatıldı. İngiliz güdümünde olan konferans sonrasında Fransa tam olarak istediğini alamamıştır. Bu yüzden Kurtuluş Savaşı döneminde Fransa, kendi başına hareket etmiştir. Burada unutulmaması gereken detay ise Yunan askerlerinin 15 Mayıs 1919 sabahı İzmir’e geldikleri limanda rıhtımda duran Türk bayrağını çiğneyerek çıkmış ve bu ayıp tarihlerine kara bir leke olarak not düşülmüştür. Türk halkı ise bu yapılanı asla unutmamıştır.

https://youtu.be/FLC0hONQs0A
 
Üst Alt